Emre
New member
Bedava Domain Almak Mümkün mü? – Erişim, Eşitlik ve Dijital Adalet Üzerine Bir Sohbet
Selam sevgili forumdaşlar
Bugün konuşmak istediğim konu, ilk bakışta çok teknik gibi görünebilir: “Bedava domain almak mümkün mü?”
Ama inanın bana, bu mesele sadece “teknik” değil; aynı zamanda erişim, fırsat eşitliği, toplumsal cinsiyet ve dijital adalet gibi derin sosyal katmanlarla da bağlantılı.
Çünkü internet sadece bilgi değil, aynı zamanda “var olma alanı”.
Ve bir domain (yani alan adı) da, bu dijital dünyada “adımız”, “evimiz” ve “sesimiz” demek.
Ama eğer bir isim almak bile paraya bağlıysa, o zaman şu soruyu sormak kaçınılmaz:
> “Dijital dünyada herkes eşit mi gerçekten?”
---
Bir Domain, Bir Kimlik
Düşünün, bir kadın kendi küçük işletmesini internete taşımak istiyor.
Belki evde yaptığı el emeği ürünleri satacak, belki kendi sesini duyuracak bir blog açmak istiyor.
Ama domain fiyatları 500 TL’den başlıyor, yenileme ücreti ayrı, hosting ayrı.
Bir forumda bir kadın şöyle yazmıştı:
> “Kendi adımı taşıyan bir site almak istedim, ama yıllık ücretini ödeyemedim.
> Şimdi sosyal medyada var olmaya çalışıyorum, ama orada bile algoritmaların kölesiyiz.”
Bu cümle bana şunu düşündürdü:
Evet, “bedava domain” aramak sadece cimrilik değil, bir eşitlik arayışı.
Çünkü internette var olmanın da sınıfsal bir boyutu var.
---
Erkeklerin Yaklaşımı: Analitik ve Çözüm Odaklı
Forumdaki erkek kullanıcılar bu konuyu genelde teknik bir bakışla ele alıyor.
“Abi .tk uzantısı bedava, niye uğraşıyorsun?”
“Freenom sitesine gir, domaini al, DNS ayarını yap, bitti.”
Çok pratikler, çok sistematikler.
Onlar için mesele çözülmesi gereken bir problem.
“Bedava domain alınır mı?” sorusuna hemen formül üretirler:
Freenom
InfinityFree
GitHub Pages + Subdomain kombinasyonu
Ve bunu yaparken etik ya da sosyal boyutları pek düşünmezler.
Çünkü erkeklerin teknolojiyle ilişkisi genelde “sonuç odaklı”:
> “Çalışıyor mu, tamamdır.”
Ama mesele sadece “çalışıyor mu” değil, kimin çalıştırabildiği.
Çünkü herkes aynı araçlara ulaşamıyor, herkes aynı dili konuşamıyor, herkes aynı özgüveni hissetmiyor.
---
Kadınların Yaklaşımı: Empati ve Erişim Odaklı Bakış
Kadınlar ise genelde bu konuyu “teknolojiye erişim” bağlamında tartışıyor.
Bir kadın forumdaş şöyle yazmıştı:
> “Bedava domain arayışım, aslında kendi sesimi duyurmak istememden kaynaklanıyor.
> Ama her siteye girdiğimde karmaşık terimlerle boğuşuyorum.
> Sanki internet erkekçe konuşuyor.”
Ne kadar doğru bir tespit…
Domain almak, DNS ayarlamak, SSL kurmak gibi terimler çoğu zaman erkek egemen teknoloji kültürünün diliyle anlatılıyor.
Kadınlar için teknolojiye giriş, çoğu zaman bir dil bariyeriyle başlıyor.
Bu noktada “bedava domain” sadece ücretsiz bir alan değil, aynı zamanda erişilebilir bir fırsat kapısı.
Kadın girişimciler, sanatçılar, öğrenciler…
Kendilerine ait bir alan oluşturmak istiyorlar ama dijital duvarlar bazen ekonomik, bazen kültürel, bazen de psikolojik oluyor.
---
Çeşitlilik ve Dijital Adalet
Birleşmiş Milletler’in “Dijital Erişim Raporu”na göre, dünya genelinde kadınların internete erişim oranı erkeklere göre %17 daha az.
Bu fark, teknolojiye katılımı da azaltıyor.
Bir domain satın alabilmek bile, bazı bölgelerde “lüks” sayılıyor.
İnternette “herkes eşit” deriz ama gerçek şu:
Bazılarımızın alan adı var, bazılarımızın sadece bir kullanıcı adı.
Bazılarımızın sitesi var, bazılarımızın sadece yorumu.
Dolayısıyla, “bedava domain almak mümkün mü?” sorusu aslında “herkesin dijital bir sesi olabilir mi?” sorusuna dönüşüyor.
Bu yüzden bedava domain hizmetleri, sadece teknik değil, sosyal bir adalet meselesi haline geliyor.
---
Gerçeklik: Bedava Domain Var Ama…
Evet, teknik olarak bedava domain almak mümkün:
- .tk, .ml, .ga, .cf, .gq gibi uzantılar Freenom üzerinden ücretsiz alınabiliyor.
- GitHub Pages veya Netlify gibi platformlarda, ücretsiz subdomain kullanabiliyorsunuz.
- WordPress.com, Wix, Notion gibi platformlar da kendi subdomain’lerini bedava veriyor.
Ama burada da başka bir sorun ortaya çıkıyor:
> “Gerçekten özgür müsün?”
Çünkü bedava domainlerin çoğu, kullanım süresi sınırlı, reklama bağlı ya da veri izleme içeriyor.
Yani bedava alan alırken, aslında kendini veriyorsun.
Dijital dünyada bile “her şeyin bir bedeli var” sözü tam karşılığını buluyor.
---
Toplumsal Cinsiyet ve Dijital Alanlar
Toplumsal cinsiyet rolleri dijital dünyada da var.
Erkekler daha fazla teknolojiye yöneliyor, kadınlar daha çok içerik üretiminde yer alıyor.
Ama ikisi arasındaki güç dengesizliği, “alan” kavramında da kendini gösteriyor.
Erkekler “domain sahibi”, kadınlar “platform kullanıcısı” oluyor.
Yani bir taraf sahip, diğer taraf misafir.
İşte bu yüzden “bedava domain” arayışı, kadınların ve dezavantajlı grupların dijital dünyada kendi evini kurabilmesi için bir umut kapısı.
Çünkü kimse sonsuza kadar kirada yaşamak istemez.
---
Çözüm: Dijital Dünyayı Demokratikleştirmek
Gerçek çözüm, bedava domain dağıtmak değil; erişimi adil hale getirmek.
Üniversiteler, belediyeler, sivil toplum kuruluşları, hatta özel şirketler bile
kadın girişimcilere, öğrencilere, az gelirli bireylere “dijital alan desteği” sağlamalı.
Bir forumdaşın dediği gibi:
> “İnternette herkesin evi olmalı, ama kira bedelini insanlık ödememeli.”
Bu çok güçlü bir cümle.
Çünkü internetteki adaletsizlik, fiziksel dünyadaki adaletsizliğin yansıması.
Domain almak, bazen bir buton değil, bir hak meselesi.
---
Peki Forumdaşlar, Siz Ne Düşünüyorsunuz?
Sizce internet gerçekten “eşitlikçi” bir alan mı?
Bedava domain, dijital özgürlüğün başlangıcı mı, yoksa bir yanılsama mı?
Kadınların ve dezavantajlı grupların teknolojiye erişimi nasıl kolaylaştırılabilir?
Erkek forumdaşlar: Sizce teknik çözümler yeterli mi, yoksa toplumsal sorumluluk da gerekiyor mu?
Gelin bu başlıkta hem teknik hem toplumsal olarak konuşalım.
Çünkü belki de bir domain almak, sadece site kurmak değil;
dijital dünyada var olma hakkını savunmak demektir.
Selam sevgili forumdaşlar
Bugün konuşmak istediğim konu, ilk bakışta çok teknik gibi görünebilir: “Bedava domain almak mümkün mü?”
Ama inanın bana, bu mesele sadece “teknik” değil; aynı zamanda erişim, fırsat eşitliği, toplumsal cinsiyet ve dijital adalet gibi derin sosyal katmanlarla da bağlantılı.
Çünkü internet sadece bilgi değil, aynı zamanda “var olma alanı”.
Ve bir domain (yani alan adı) da, bu dijital dünyada “adımız”, “evimiz” ve “sesimiz” demek.
Ama eğer bir isim almak bile paraya bağlıysa, o zaman şu soruyu sormak kaçınılmaz:
> “Dijital dünyada herkes eşit mi gerçekten?”
---
Bir Domain, Bir Kimlik
Düşünün, bir kadın kendi küçük işletmesini internete taşımak istiyor.
Belki evde yaptığı el emeği ürünleri satacak, belki kendi sesini duyuracak bir blog açmak istiyor.
Ama domain fiyatları 500 TL’den başlıyor, yenileme ücreti ayrı, hosting ayrı.
Bir forumda bir kadın şöyle yazmıştı:
> “Kendi adımı taşıyan bir site almak istedim, ama yıllık ücretini ödeyemedim.
> Şimdi sosyal medyada var olmaya çalışıyorum, ama orada bile algoritmaların kölesiyiz.”
Bu cümle bana şunu düşündürdü:
Evet, “bedava domain” aramak sadece cimrilik değil, bir eşitlik arayışı.
Çünkü internette var olmanın da sınıfsal bir boyutu var.
---
Erkeklerin Yaklaşımı: Analitik ve Çözüm Odaklı
Forumdaki erkek kullanıcılar bu konuyu genelde teknik bir bakışla ele alıyor.
“Abi .tk uzantısı bedava, niye uğraşıyorsun?”
“Freenom sitesine gir, domaini al, DNS ayarını yap, bitti.”
Çok pratikler, çok sistematikler.
Onlar için mesele çözülmesi gereken bir problem.
“Bedava domain alınır mı?” sorusuna hemen formül üretirler:
Freenom InfinityFree GitHub Pages + Subdomain kombinasyonuVe bunu yaparken etik ya da sosyal boyutları pek düşünmezler.
Çünkü erkeklerin teknolojiyle ilişkisi genelde “sonuç odaklı”:
> “Çalışıyor mu, tamamdır.”
Ama mesele sadece “çalışıyor mu” değil, kimin çalıştırabildiği.
Çünkü herkes aynı araçlara ulaşamıyor, herkes aynı dili konuşamıyor, herkes aynı özgüveni hissetmiyor.
---
Kadınların Yaklaşımı: Empati ve Erişim Odaklı Bakış
Kadınlar ise genelde bu konuyu “teknolojiye erişim” bağlamında tartışıyor.
Bir kadın forumdaş şöyle yazmıştı:
> “Bedava domain arayışım, aslında kendi sesimi duyurmak istememden kaynaklanıyor.
> Ama her siteye girdiğimde karmaşık terimlerle boğuşuyorum.
> Sanki internet erkekçe konuşuyor.”
Ne kadar doğru bir tespit…
Domain almak, DNS ayarlamak, SSL kurmak gibi terimler çoğu zaman erkek egemen teknoloji kültürünün diliyle anlatılıyor.
Kadınlar için teknolojiye giriş, çoğu zaman bir dil bariyeriyle başlıyor.
Bu noktada “bedava domain” sadece ücretsiz bir alan değil, aynı zamanda erişilebilir bir fırsat kapısı.
Kadın girişimciler, sanatçılar, öğrenciler…
Kendilerine ait bir alan oluşturmak istiyorlar ama dijital duvarlar bazen ekonomik, bazen kültürel, bazen de psikolojik oluyor.
---
Çeşitlilik ve Dijital Adalet
Birleşmiş Milletler’in “Dijital Erişim Raporu”na göre, dünya genelinde kadınların internete erişim oranı erkeklere göre %17 daha az.
Bu fark, teknolojiye katılımı da azaltıyor.
Bir domain satın alabilmek bile, bazı bölgelerde “lüks” sayılıyor.
İnternette “herkes eşit” deriz ama gerçek şu:
Bazılarımızın alan adı var, bazılarımızın sadece bir kullanıcı adı.
Bazılarımızın sitesi var, bazılarımızın sadece yorumu.
Dolayısıyla, “bedava domain almak mümkün mü?” sorusu aslında “herkesin dijital bir sesi olabilir mi?” sorusuna dönüşüyor.
Bu yüzden bedava domain hizmetleri, sadece teknik değil, sosyal bir adalet meselesi haline geliyor.
---
Gerçeklik: Bedava Domain Var Ama…
Evet, teknik olarak bedava domain almak mümkün:
- .tk, .ml, .ga, .cf, .gq gibi uzantılar Freenom üzerinden ücretsiz alınabiliyor.
- GitHub Pages veya Netlify gibi platformlarda, ücretsiz subdomain kullanabiliyorsunuz.
- WordPress.com, Wix, Notion gibi platformlar da kendi subdomain’lerini bedava veriyor.
Ama burada da başka bir sorun ortaya çıkıyor:
> “Gerçekten özgür müsün?”
Çünkü bedava domainlerin çoğu, kullanım süresi sınırlı, reklama bağlı ya da veri izleme içeriyor.
Yani bedava alan alırken, aslında kendini veriyorsun.
Dijital dünyada bile “her şeyin bir bedeli var” sözü tam karşılığını buluyor.
---
Toplumsal Cinsiyet ve Dijital Alanlar
Toplumsal cinsiyet rolleri dijital dünyada da var.
Erkekler daha fazla teknolojiye yöneliyor, kadınlar daha çok içerik üretiminde yer alıyor.
Ama ikisi arasındaki güç dengesizliği, “alan” kavramında da kendini gösteriyor.
Erkekler “domain sahibi”, kadınlar “platform kullanıcısı” oluyor.
Yani bir taraf sahip, diğer taraf misafir.
İşte bu yüzden “bedava domain” arayışı, kadınların ve dezavantajlı grupların dijital dünyada kendi evini kurabilmesi için bir umut kapısı.
Çünkü kimse sonsuza kadar kirada yaşamak istemez.
---
Çözüm: Dijital Dünyayı Demokratikleştirmek
Gerçek çözüm, bedava domain dağıtmak değil; erişimi adil hale getirmek.
Üniversiteler, belediyeler, sivil toplum kuruluşları, hatta özel şirketler bile
kadın girişimcilere, öğrencilere, az gelirli bireylere “dijital alan desteği” sağlamalı.
Bir forumdaşın dediği gibi:
> “İnternette herkesin evi olmalı, ama kira bedelini insanlık ödememeli.”
Bu çok güçlü bir cümle.
Çünkü internetteki adaletsizlik, fiziksel dünyadaki adaletsizliğin yansıması.
Domain almak, bazen bir buton değil, bir hak meselesi.
---
Peki Forumdaşlar, Siz Ne Düşünüyorsunuz?
Sizce internet gerçekten “eşitlikçi” bir alan mı? Bedava domain, dijital özgürlüğün başlangıcı mı, yoksa bir yanılsama mı? Kadınların ve dezavantajlı grupların teknolojiye erişimi nasıl kolaylaştırılabilir? Erkek forumdaşlar: Sizce teknik çözümler yeterli mi, yoksa toplumsal sorumluluk da gerekiyor mu?Gelin bu başlıkta hem teknik hem toplumsal olarak konuşalım.
Çünkü belki de bir domain almak, sadece site kurmak değil;
dijital dünyada var olma hakkını savunmak demektir.