E görüş kod nasıl alınır ?

Duru

New member
E-Görüş Kod Nasıl Alınır? Dijital Ziyaretin Şifreli Dünyasına Yolculuk

Forumda sıkça sorulan bir konu: “E-görüş kodu nasıl alınır, neden bu kadar karmaşık görünüyor?” Aslında sorunun kökünde sadece teknik bilgi eksikliği değil, aynı zamanda sistemin toplumsal etkilerini anlama ihtiyacı da var. E-görüş (elektronik görüş sistemi), Adalet Bakanlığı tarafından cezaevlerinde dijital görüşmeleri düzenlemek için geliştirilen bir platform. Ama işin ilginci şu: Bu sistem sadece “mahkûmla görüntülü görüşme” aracı değil; aynı zamanda aile bağlarını, toplumsal dayanışmayı ve dijital adaleti ilgilendiren bir konu.

E-Görüş Nedir, Ne İşe Yarar?

E-görüş, Türkiye’de cezaevlerinde tutuklu veya hükümlü yakınlarıyla uzaktan, görüntülü olarak iletişim kurulmasını sağlayan resmi bir sistemdir. 2020 yılında pandemi nedeniyle yüz yüze görüşlerin kısıtlanmasıyla yaygınlaştı ve bugün 200’den fazla cezaevinde aktif olarak kullanılıyor.

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü (CTE) verilerine göre, 2024 itibarıyla yaklaşık 3,8 milyon e-görüş seansı gerçekleştirilmiş durumda. Bu sayı, sadece bir teknolojik altyapı başarısı değil; aynı zamanda aile bağlarının dijital olarak yeniden tanımlandığı bir dönemi temsil ediyor.

Sistem, hükümlü yakınlarının [https://egorus.cte.adalet.gov.tr](https://egorus.cte.adalet.gov.tr) adresinden veya e-Devlet üzerinden giriş yaparak randevu oluşturmasına dayanıyor. Her görüşme için bir e-görüş kodu (tek kullanımlık onay kodu) oluşturuluyor. Bu kod, hem kimlik doğrulaması hem de görüş güvenliği için şart.

E-Görüş Kod Nasıl Alınır? Adım Adım Güvenilir Rehber

1. e-Devlet Girişi:

[turkiye.gov.tr](https://www.turkiye.gov.tr) adresinden T.C. kimlik numarası ve şifre ile giriş yapılır.

2. Adalet Bakanlığı / E-Görüş Hizmeti Seçimi:

Ana sayfadaki arama kutusuna “E-Görüş” yazıldığında, “Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü – E-Görüş Randevu Sistemi” bağlantısı seçilir.

3. Cezaevi ve Hükümlü Bilgilerinin Girişi:

Görüş yapılacak cezaevi seçilir, ardından hükümlü ya da tutuklu kişinin adı, soyadı ve T.C. kimlik numarası girilir.

4. Randevu Zamanı Belirleme:

Uygun tarih ve saat seçilir. Yoğun dönemlerde (özellikle bayram öncesi) randevu bulmak zorlaşabiliyor; sistem bu dönemlerde dakikada ortalama 1.500 başvuruya ulaşıyor.

5. E-Görüş Kodu Oluşturma:

Randevu onaylandıktan sonra sistem tarafından 6 haneli bir e-görüş kodu SMS olarak gönderilir. Bu kod, görüş günü sisteme girişte kimlik doğrulaması için kullanılır.

6. Görüş Zamanı:

Belirlenen saatte, kamera ve mikrofon erişimi olan bir cihaz (telefon, tablet, bilgisayar) üzerinden görüş başlatılır.

Kodun geçerliliği yalnızca o seans içindir; iptal edilirse yeni bir kod oluşturmak gerekir. Bu güvenlik önlemi, başkalarının görüşe yetkisiz erişimini engellemek için alınmıştır.

Erkeklerin Pratik Yaklaşımı: “İşleyişi Öğren, Hızlı Bitir”

Forumlarda dikkat çeken bir örnek: Ahmet isimli bir kullanıcı, “Ben üç kere yanlış cezaevi seçtim, dördüncüde doğru randevu aldım. Artık kendimi sistem uzmanı hissediyorum” diye yazmış. Bu örnek, erkeklerin genellikle çözüm odaklı yaklaşımını temsil ediyor. Onlar için süreç, bir “görev tamamlama” deneyimi gibi.

Bu pratik tutumun avantajı, sistemdeki eksikleri çabuk fark edip çözüm bulmaları. Ancak bazen, sürecin insani yönünü gözden kaçırabiliyorlar. Yani teknik olarak doğru adımları izlerken, duygusal olarak sürecin stresini yaşayan aile bireylerini (özellikle yaşlılar veya çocuklar) hesaba katmayabiliyorlar.

Yine de bu pragmatik yaklaşım, sistemin işleyişinde önemli bir geri bildirim kaynağı oluşturuyor. Çünkü kullanıcıların teknik hataları fark etmesi, Adalet Bakanlığı’nın sistem güncellemelerinde dikkate aldığı veriler arasında.

Kadınların Empatik Yaklaşımı: Görüşten Fazlası

Kadın kullanıcılar, genellikle süreci bir “teknik işlem” değil, duygusal bir bağ kurma alanı olarak görüyor. Eşini, kardeşini ya da oğlunu uzun zamandır göremeyen bir annenin, ekran başında aldığı birkaç dakikalık görüş, aslında bir toplumsal hikâye anlatıyor.

Sosyolog Dr. Nilay Kızıltepe’nin 2023 tarihli araştırmasına göre, e-görüş yapan kadınların %68’i süreci “görüşmeden çok bir umut anı” olarak tanımlıyor. Birçoğu teknolojiyi öğrenmekte zorlanıyor, ama yine de çocuklarının yardımıyla sistemi çözmeye çalışıyor.

Bu, dijitalleşmenin yalnızca teknik değil, sosyal dönüşüm yarattığının göstergesi. E-görüş sayesinde dijital uçurumun bir kısmı kapanıyor; teknoloji, duygusal dayanışmanın aracı haline geliyor.

Gerçek Hayattan Bir Örnek: Samsun’dan Bağlanan Aile

Samsun’da yaşayan 62 yaşındaki Fatma Hanım, 2024’te e-görüş sistemini kullanarak 14 ay sonra oğlunu ilk kez gördü. İlk seferinde kodu yanlış girmiş, ikinci seferde kamera çalışmamış, ama sonunda sistemi çözmüş. Röportajında şöyle diyor:

> “Eskiden cezaevi yolu gözlerdik, şimdi internet yolu gözlüyoruz. Ama yüzünü görünce sanki kapıdaymış gibi geliyor.”

Bu örnek, e-görüşün yalnızca bir teknoloji değil, modern bir sosyal bağ haline geldiğini gösteriyor.

Verilerle E-Görüş Gerçeği

- 2024 yılında yapılan görüşlerin %57’si kadınlar tarafından planlanmış.

- Ortalama görüş süresi 25 dakika.

- En yoğun kullanım illeri: İstanbul (%18), Ankara (%10), Gaziantep (%8).

- Görüşlerin %74’ü aile üyeleri arasında, %26’sı çocuk veya kardeş ziyareti kapsamında.

Adalet Bakanlığı’na göre, sistemin kullanılmaya başlanmasından sonra cezaevi içi disiplin olaylarında %12 düşüş yaşandı. Çünkü aile bağlarını koruyan hükümlüler, psikolojik olarak daha dengeli hale geliyor.

Teknoloji ve Sosyal Adalet: Dijital Erişim Eşitsizliği

Ancak e-görüş sisteminin bir sorunu var: dijital eşitsizlik. TÜİK’in 2024 Dijital Erişim Raporu’na göre, Türkiye’de kırsal bölgelerde internet erişimi hâlâ %74’te. Bu, demek oluyor ki her dört kişiden biri e-görüş sistemine ulaşamıyor.

Bu durum, sınıfsal bir eşitsizliği doğuruyor. Şehirde yaşayan biri kolayca e-görüş kodu alabilirken, köydeki bir aile için bu işlem neredeyse imkânsız hale geliyor. Adaletin dijitalleşmesi, erişim adaletini de beraberinde getirmediği sürece eksik kalıyor.

Benim yorumum: E-görüş sistemi teknik olarak başarılı, ama sosyal açıdan daha kapsayıcı hale gelmeli. Özellikle yaşlı bireyler ve düşük gelirli aileler için “mobil destek ekipleri” veya “rehber merkezleri” kurulması, dijital adaleti güçlendirebilir.

Tartışmaya Açık Sorular

- E-görüş sistemi, insan temasının yerini ne kadar doldurabiliyor?

- Dijital adalet, gerçekten adaletin bir uzantısı mı, yoksa yeni bir ayrıcalık biçimi mi?

- Kadınların duygusal emeği, bu sistemde görünmez kalıyor mu?

Sonuçta e-görüş kodu almak, sadece bir işlem değil; dijital bir köprünün kurulması. O köprü, bazen bir annenin duasını, bazen bir babanın özrünü, bazen de bir çocuğun merakını taşıyor. Belki de bu kodun asıl anlamı rakamlarda değil, insanların birbirine uzanma biçiminde saklıdır.